Her ne kadar durduk yere çıkarılan bir olaymış gibi görünse de Hollywood senaristlerinin gittiği bu grev, sinema sektörünün kalitesi bakımından önemli bir yer kaplıyor.
Şimdiye kadar birbirinden farklı dizilerin iptal haberlerini sizlere aktardık ve muhtemelen siz de bu haberleri ciddiye almadan “ufak terslikler” olarak nitelendirdiniz. Fakat yapımlar her ne kadar farklı olsa da iptal haberlerinin arka planında hep aynı sebep yatıyor. Bu da Writers Guild of America ya da Amerika Yazarlar -ya da Senaristler- Birliği tarafından gerçekleştirilen grev.
Bahsettiğimiz durumdan etkilenenlere örnek olarak şu içeriğimizdeki yapımı gösterebiliriz (ya da bunu, ya da şunu. Anladınız işte). 15 yılın ardından tekrar karşımıza çıkan bu grev, beraberinde birçok ünlü yapımın ilerleyişini de sekteye uğratıyor. Fakat olayların arka planını öğrendiğiniz zaman bu gecikmelerin, asıl haksızlıkların yanında önemsiz olduğunu düşüneceksiniz.
Öncelikle bu grev neden yapılıyor?
Tahmin edebileceğiniz üzere bu grevin sebebi de düşük maaşlardan kaynaklanıyor. Daha doğrusu, sektör gittikçe daha da büyümesine rağmen senaristlerin ve yazarların aldığı maaşın hep minimumda tutulmasından kaynaklanıyor. Burada tepki gösteren taraf senaristlerken karşılarında ise yapımcılar yer alıyor.
Senaristler, aradan geçen yıllar içinde maaşların enflasyonla birlikte artmasını talep etmişti. Bunun yanında yapımcıların ChatGPT gibi yapay zekâ araçlarını yazarların yerine koyma çabası da onları kızdırmış ve bu bağlamda senaristler, yapay zekâ araçlarının sadece araştırma gibi konularda destekleyici olarak kullanılması gerektiğini savunmuştu. Yapımcılar ise bu durumda senaristleri birer ‘gider’ olarak değerlendiriyor gibi görünüyor.
Ödemelerde yapılan kesintiler de Netflix gibi yayın servislerinin kâr etmesinin bir sonucu oldu.
WGA (Senaristler Birliği), yayın platformlarına geçişin ardından çalışanlara yapılan ödemelerin ciddi oranda azaldığını söylüyor. Bunun garip yanı ise genel olarak eğlence sektöründe, özellikle de yayın servislerine geçişin ardından devasa bir büyüme gerçekleşmiş olması. Fakat görünen o ki, kâr oranı yıllar içinde artmasına rağmen yazarlar geride bırakılmış.
1 Mayıs 2023 tarihinde WGA, kendi sitesi üzerinden bu grevin duyurusunu yaptı.
Bundan önceki 6 ayı da Netflix, Amazon, Apple, Disney, Discovery-Warner, NBC Universal, Paramount ve Sony gibi şirketlerle görüşme yaparak geçirdiğini duyurdu. Fakat ortak bir noktaya varmaya çalışan topluluğun stüdyolardan aldığı dönüşler yeterli olmadı. Şirketlerin bu konuda parmak oynatmaya bile yanaşmamasına karşın senaristler, adeta sömürülüyormuş gibi hissettiklerinden şu an içinde bulunulan grev ortaya çıktı.
Yani burada amaç, karışıklık çıkarmak veya kıskançlık değil; sömürülmeye karşı koyarak yapımcılarla ortak bir anlaşmaya varmak. Son olarak şu ifadeler de duyuruda yer alıyor: … Bunu makul bir görüşmeyle yapabileceğimizi umuyorduk. Şimdiyse mücadele ederek yapacağız. Varlığımız ve geleceğimiz uğruna, bize başka bir seçenek verilmedi.
WGA’nın öneri listesindekiler yapılırsa yazarlar toplamda yılda 429 milyon dolar kazanabilir.
Gözünüze çok gelmiş olabilir fakat bu sayı, Hollywood’un yıllık kârının yüzde 3’ü bile etmiyor. Hatta dahası da var. Hollywood’un önde gelen 8 stüdyosunun yöneticisi, aynı yıl içinde 733 milyon dolar kazandı.
Tüm yazarlar için ön görülen 429 milyon dolar, bahsettiğimiz 8 kişinin aldığı toplam ödemeden tam 344 milyon dolar daha az. Bu da grevi alevlendiren gelişmelerden biri oldu.
Senaristlerin yanına Hollywood oyuncuları da katıldı.
Bu yüzden de Avatar ve Gladiator gibi filmlerin bir sonraki eklemelerinin gecikmesi bekleniyor. Grev devam ederken aktörler ne etkinliklere ne de filmlere katıldığından, Emmy gibi önemli etkinliklerin farklı bir tarihe alınıp alınmayacağı da görüşülüyor.
Oppenheimer’ın Londra’daki ön gösteriminde Cillian Murphy, Matt Damon ve Emily Blunt salondan çıkarken Cristopher Nolan da senaristleri desteklediğini izleyicilerle paylaştı.
Hollywood Tarihinin En Büyük Grevlerinden Biri Başladı: Deadpool 3 Çekimleri Durduruldu!
Ayrıca The Verge’ün haberine göre Hollywood stüdyolarının oldukça distopik bir teklifi de olmuş.
Sözleşme önerisine göre şirketler aktörleri tarayarak onların yapay zekâlı benzerlerini oluşturabilecek ve haklarını da sonsuza kadar ellerinde tutabilecek. Bu da “Black Mirror’un hangi bölümündeyiz?” dedirtiyor insana.
Söz konusu greve destek verenler arasında Snoop Dogg gibi isimler de var.
Dr. Dre ve Snoop Dogg, Doggystyle albümünün 30. yıl dönümüne özel olarak gerçekleştirecekleri Hollywood Bowl konserini bu sebepten ötürü ertelemiş ve senaristlere destek olmuşlardı.
Bunun haricinde içeriğin başında gördüğünüz birçok önemli yapımın senaristleri ve genel olarak ekipler, yazarların hakları olan ödemeyi alabilmeleri için davalarına ortak oluyor.
Squid Game’i bilmeyenimiz yoktur.
Yaklaşık 1 yıl önce sizlere aktardığımız bir haberimizde, dizinin senaristinin Netflix tarafından herhangi bir ikramiye almadığını söylemiştik. Diziyi perşembe pazarından en büyük YouTube kanallarına kadar her yerde görülebilecek kadar ünlü olmuşken senarist, “Yeteri kadar, masaya yemek koyabilecek kadar param var” demişti.
Bunu direkt olarak WGA’ya bağlamak pek tutarlı olmayacaktır fakat ortada grev yokken bile çok önceden senaristlerin durumunu bize gösterdiği kesin. Tabii senaristin, orijinal kontratında geçen parayı aldığını belirtelim. Burada tek problem diziyi yaratan kişi dışında sadece yapımcıların para kazanmış olması. Bu gibi birçok örnek var.
Squid Game’in Senaristinden Şaşırtan Açıklama: Zengin Olmadım, Netflix İkramiye Ödemiyor Ya
2007’deki grevin farkı neydi?
2 Mayıs 2007’de başlayan bu grevde WGA üyesi olan yaklaşık 20 bin senarist greve katılmıştı. Sebebiyse yine yapımcılar ve yayın servisleri kâr ederken senaristlerin olması gerekenden az ödeme almasıydı.
100 gün süren bu grev, Amerika’nın eğlence endüstrisine tam 500 milyon dolara mal olmuştu. ABD’nin bağımsız haber radyosu NPR’ye göre bu grev, Los Angeles ekonomisine 1,5 milyar dolarlık bir darbe vurdu. Milken Enstitüsüne göre ise 2007 grevi, hâlihazırda sıkıntıda olan Kaliforniya ekonomisine 2,1 milyar dolarlık darbe vurmasını beklediğini söylemişti.
2007 grevinden; The Office, Breaking Bad ve Prison Break gibi birçok ünlü yapım etkilenmişti.
Prison Break’in üçüncü sezonunda WGA greve gitti ve bu sezonda sadece 13 bölüm yer aldı. Normal şartlarda dizinin üçüncü sezonunda, spinoff’ta yer alacak karakterler tanıtılacaktı. Fakat grev nedeniyle sekteye uğrayan süreç içinde bu spinoff tamamen iptal edildi.
Breaking Bad de sürekli ertelenmeler ve kısalmak zorunda kalan sezonlarla uğraştı. Bu süreçte dizinin senaristi Vince Gilligan, karakterler hakkında sürekli fikir değişikliğine gitti ve bunun sonucunda bildiğimiz dizi karşımıza çıktı.
The Office’in dördüncü sezonu greve denk geldi. Bu sezondaki bölüm sayısı 11’e düşürüldü ve sürekli ertelenmeler yaşandı. Örneğin bu sezonun sekizinci ve dokuzuncu bölümlerinin arasında 5 aylık bir boşluk vardı. 4 aylık bir boşluk da dördüncü sezon ile beşinci sezon arasında vardı.
Grev sonucunda yüz binlerce kişi işten çıkarılırken çok sayıda ödül töreni de iptal edildi.
2007’deki grev 100, 1988’deki grev ise 153 gün sürmüştü. Şimdikinin sonucu ve süreci nasıl geçecek, hep birlikte göreceğiz. Biz de gelişmeleri aktarıyor olacağız.